Fast Company’de bir kaç hafta önce yayımlanan bir yazıda kadın üst yöneticiler arasında az sayıda kadın CEO olmayı hedeflese de, mevcutta kadın liderlerin hemcinsleri için önemli bir motivasyon kaynağı olduğu belirtilmiş.
Cinsiyet Eşitliğinin iş süreçlerine ekonomik ve kültürel açıdan pozitif etki yaptığı bir gerçek. Catalyst tarafından yapılan bir araştırmaya göre üst yönetimde kadın yönetici temsili fazlaysa şirket gelirinde %41, hissedar kar oranında ise %34 daha fazla kazanç elde ediliyor.
Diğer yandan Fortune 500 içinde yer alan şirketlerden sadece %5′ inin CEO’su kadın olmasına rağmen Fortune 1000 toplam gelirinin %7’si kadın CEO’ların yönetimde olduğu şirketler tarafından elde ediliyor.
İş yaşamının her yerinde bilinçsiz bir taraflılık söz konusu. Google imaj araştırmalarında bile algoritmalar cinsiyet tercihlerine göre çalışıyor. Araştırmalar kurum imajında kadın ve erkek CEO’ların etkisinin eşit olduğunu gösteriyor.
‘Female Reputation Premium’ raporunda da önemli bir bölüm CEO itibarına ayrılmış. Değerlendirmeye 19 ülkeden orta ve büyük ölçekte şirketin, 1750 executive (CEO rolünde olmayan) yöneticisi katılmıştır. Katılımcıların %62si erkek, %38’i kadınlardan oluşmaktadır. Kadın ve erkeklerde öngörülerin aksine daha fazla ortak liderlik davranışları izlenmiştir.
Bunların arasında ;
Rekabetçilik,Yenilikçilik,Kararlılık,İşbirliği, İlham verme, Risk almak,Dürüstlük,Etik olmak ,Etkili Dinlemek ,Değer verme ve bilgilendirme bulunmaktadır.
CEO değerlendirmelerine cinsiyet spesifik bakıldığında erkeklerin özellikle büyük resmi görmek ve strateji üzerine;
-Net bir vizyon sahibi olma
-Kriz yönetme
-Global iş ajandasına sahip olma
-Ödüllendirme konusunda daha etkili değerlendirildikleri görülmektedir.
Kadınlara bakıldığında ise temel önyargı ve beklentilere paralel olarak;
-Açık ve ulaşılır olma
-Başkalarını önemsemek konusunda daha etkili görülmüştür.
Bir başka önemli sonuç, kadın CEO’ların erkeklere göre medyada konuşmaya daha fazla meyilli olduğu belirtilmiştir. (W-%39 M-%33) Sosyal medyada da kadın CEO’lar erkeklere göre daha fazla varlık gösteriyorlar. (W-%20 /M-%15) Rapora ufakta bir not düşülmüş.
Fortune 500’de yer alan 23 kadın CEO’nun istese de istemese de medya spotlarına maruz kaldığı bir gerçektir.
Bir başka enteresan gerçek kadın ve erkek liderlerin her ne kadar liderlik rollerinde sayısal eşitliği olmasa da her ikisinin de sayıları daha pozitif tahmin etmesidir. Mesela Fortune %500 şirketleri içinde kadın CEO oranı %5 iken, kadın ve erkek yöneticiler bu oranı %23 olarak tahmin etmişlerdir.
CEO koltuğunu hedefleyen kadın lider oranı pek de yüksek değildir. Çalışmaya katılan kadın yöneticilerden %23ü sadece (1/4ü) CEO olmayı hedeflediklerini belirtirken, erkeklerde bu oran %32’dir. Kadınların CEO olma hırsının azaldığını ama organizasyonda bir kadın CEO olması durumunda, kadın CEO’nun diğer kadınlara rol model olduğu ve kadınlar için hedeflerin yükseldiğini görüyoruz. Böyle bir durumda ilgi oranının global olarak %23’den %39’a çıktığını görüyoruz.
CEO’nun cinsiyeti ve itibarı kadın çalışanların işyerinde kalma oranını ve bağlılığını pozitif yönde etkilediği görülmüştür. Kadın yöneticilerin %70’i kadın CEO’nun olması ve saygınlığının şirkette kalmasına kesinlikle olumlu etkisi olduğunu belirtmiştir.
Organizasyonlarda rol model olacak, mentörlük yapacak kadınlar arttıkça şüphesiz yönetim seviyelerinde ve CEO rollerinde daha fazla kadın göreceğiz. Yönetim seviyesinde kadın arttıkça kadınların ücret eşitsizliği de hızla düzelmektedir.
Her ne kadar dilek listesinde, üst yönetimde olmak isteyen kadın sayısı çok olmasa da , organizasyonlar yetenek havuzlarını zenginleştirmek ve tüketim alışkanlıklarına daha iyi karşılık vermek için çeşitlilik kültürüne yatırım yapmaya devam edecektir.
(*) Yazının içeriği ve araştırma raporu bilgileri Fast Company’de Lydia Dishman tarafından yayınlanan ”The Business Case for Women in the C-Suite” isimli yazıdan alınmıştır.