Müge Yalçın-My Executive Kurucu Ortak
Bildiğiniz gibi şirketlerin en üst yönetim organı yönetim kuruludur. YK nın görevi şirkete yön
vermek, vizyon belirlemek ve stratejileri oluşturmak ve icraatı denetlemektir. YK hissedarlarla
üst yönetim arasında köprü görevi görür. YK yapısının iyi oluşturulması, doğru adayların
belirlenmesi, bağımsız üyelerle desteklenmesi şirketlerin iyi yönetilmesinde etkili olur.
Dünya ekonomik forumunun verilerine göre Türkiye dünyanın 16. büyük ekonomisi fakat YK
etkinliği açısından 133 ülke arasında 125. sırada yer alıyor. Dolayısıyla daha alınacak çok yol var.
Yüksek performans gösteren bir YK olmanın ön şartı masanın etrafında doğru kişilerin
bulunmasıdır.
Doğru yetkinliklerin yanı sıra tecrübe, bağımsızlık, bilgi ve çeşitlilik YK nın yüksek
performansında belirleyici olan etkenlerdir.
YK da çeşitliliği sağlamanın bir yolu da kadın-erkek dengesini oluşturmak. Kadın-erkek karışık YK
hem daha yaratıcı oluyor, hem de çözüm üretme konusunda daha etken oluyor.
Bu konuda MY Executive olarak gerçekleştirdiğimiz halka açık şirketlerde yönetim kurulu yapısı
anket çalışmasıyla biz de önemli verilere ulaştık. Halka açık şirketlerin yönetim kurulu yapısı
konusunda bir çok çarpıcı detayı da ortaya çıkardığımızı düşünüyorum. Anketimize katılan
Türkiye’nin 49 önemli şirketinin başkanlık koltuğunda oturan erkeklerin oranı yüzde 91. Kadın
yönetim kurulu başkanların oranının ise yüzde 9’da kaldığını gördük. Fakat diğer taraftan
yönetim kurulu üyeliğinde erkeklerin oranı yüzde 83’e inerken aynı görevdeki kadın oranının
yüzde 17’ye ulaşmış olduğunu da tespit ettik.
Evet bu oranlar çok düşük ama kurumsal yönetim ilkelerinin tam olarak uygulandığı, YK
yapılarının bu doğrultuda oluşturulduğu ülkelerde bile YK da görev alan kadın üyelerin oranı
tartışılıyor ve bu oranın yükseltilmesine yönelik çalışmalar yapılıyor. Henüz bu konuların
emeklemekte olduğu ülkemizde bu bir şans olarak da değerlendirilebilir. Şirketler daha sağlıklı
YK yapısını oluşturmak için yola çıktıklarında çeşitlilik ilkesini de en baştan göz önünde
bulundurarak kadın üyelere de yer açmayı en baştan düşünebilirler, düşünmelidirler.
Çalışma hayatındaki varlıklarında son yıllarda önemli artışların gözlendiği kadınlar için, dünyanın
farklı ülkelerinde yapılan araştırmalar aslında aynı sonucu veriyor. Yönetimde daha çok kadın
olmalı. İş dünyasındaki performansları da, onların tepe yönetimlerde de daha yüksek oranlarda
bulunmaları gereğine işaret ediyor. Kadınların yönetim kurullarında daha çok yer alması kurum
imajına, güven algısına da olumlu etkiler yapıyor.
Öte yandan yönetim kurullarındaki çeşitlilik ve buna bağlı olarak sergilenen performans, kredi
izleme ve derecelendirme kuruluşlarınca da önemli bir puanlama unsuru olarak
değerlendiriliyor.
Günümüz dünyasında bilimsel verilerle de desteklenen yönetimdeki modern yaklaşımlardan biri
de, özellikle üst düzey yöneticilerde başarılı bir performans hedefi için öne çıkan bir unsur
olarak duygusal zekâ. Birçok psiko-sosyal testle hemen her sektör ve meslekte başarı için
duygusal zekânın gerekliliğinin de ortaya konmuş durumda. Bir üst düzey yöneticinin başarılı
olması için duygusal zekâya da sahip olması ve gerektiğince kullanabilmesi sıklıkla dile
getiriliyor. Bu açıdan kadınların duygusal zekâ düzeylerinin daha yükseklerde seyrediyor oluşu
da yönetimdeki başarılarını sergilemelerinde onlara önemli bir avantaj sağlıyor.
Biz MY Executive olarak YK seçiminde potansiyel aday listelerini hazırlarken, kadın adayların yer
almasına dikkat ediyoruz. Bunu yaparken çeşitliliği sağlamayı amaçlıyoruz. Fakat tabi ki tek
kriter kadın olmaları değil, önerilen tüm adaylarla yarışan tecrübe yetkinlikte olmalarına dikkat
ediyoruz.
Potansiyel adaylarımızı belirlerken açıkçası erkek aday sayısına eşit sayıda kadın aday
belirlemekte zorlanıyoruz. Kariyerin ilk basamaklarında çok sayıda kadın yer alsa da, tepe
yönetime çıkan ve burada tecrübe kazanan kadınların sayısı maalesef pek de fazla değil.
YK üyesi olarak değerlendirilebilecek kadın adaylarda da erkek adaylarda olduğu gibi aradığımız
belli başlı yetkinlik ve nitelikler var. Her şeyden önce stratejik düşünebilen, vizyon sahibi kişiler
olması, şirketin faaliyetlerini ve sonuçlarını iyi tahlil edebilecek, mali durumunu control
edebilecek finans bilgi ve tecrübesine sahip olmaları önemli. Bunlara ek olarak şirketler bağımsız
YK üyelerini seçerken adayların iş deneyimleri, yurt içi ve dışındaki geniş ilişkiler ağı aranılan
özellikler arasında.
Şirketlerin bağımsız YK üyesi talebi henüz yaygın olmadığı için çok fazla sayıda proje yapıyoruz
ve kadın üyeler de yerleştiriyoruz diyemem ama sevindirici olan bu konuda bilinçli olan az
sayıda şirketin YK da çeşitliliği sağlamak için kadın üyeleri de listede görmek istediklerini
belirtmeleri.
Bence YK yapısı kurumsal yönetim ilkeleri doğrultusunda gözden geçirmek ve yeniden
oluşturmak isteyen şirketlerin sayısı arttıkça YK da yer alan kadın üyelerin sayısı da artacaktır.
Müge Yalçın Kimdir ?
1984 yılında Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olduktan sonra
profesyonel iş yaşamına Arthur Andersen Yönetim Danışmanlığı Bölümü’nde başladı.
1988-1995 yılları arasında yerli ve yabancı bankaların Kurumsal Finansman
bölümlerinde yöneticilik yapan Yalçın, 1999 yılında tekrar Arthur Andersen’a dönerek
Yönetici Seçme ve Değerlendirme Bölümü Müdürlüğü’ne atandı. Şirketin Ernst &
Young’a satılmasından sonra, görevini İnsan Kaynakları Danışmanlığı Bölüm
Başkanı olarak sürdürdü. Müge Yalçın 2005 yılı Temmuz ayında MY Executive
şirketini kurdu. Yönetici Seçme ve Değerlendirme faaliyetlerini halen burada Yönetici
Ortak olarak sürdürmektedir.